...Halbuki çocuğun uçsuz bucaksız hayal kurmaya ihtiyacı var.
Masal dinlemeye, “olmaz mı olur ya” demeye ihtiyacı var. Şekerden kuleleri,
ejderhaları, perileri, konuşan hayvanları duymaya ihtiyacı var. Gökyüzünün mor
olabildiği, atların uçabildiği, tavşanların aralarında en hızlıyı seçmeye
çalıştığı ormanı keşfe ihtiyacı var. Orman cinleriyle tanışması, balondan bir
ev hayal etmesi gerekiyor onun.
Yıllar önce bir babanın yedi yaşında bir çocuğa,
gururlanarak şöyle sorduğunu hatırlıyorum “Büyüyünce ne olacaksın, söyle
bakalım?”, çocuğun aynı şevkle verdiği cevap hala içimi sızlatıyor: “Büyüyünce
patron olacağım babacığım!” Bir çocuğun, o çocukluktan çıkıp Truman’deki gibi
dekora kayıkla çarpana kadar, alabildiğine hayal kurması gerek halbuki. Yetişkinlerin
kabullerinden, sıkışmışlıklarından, “ama” larından “olmaz ki”lerinden uzakta
büyütmesi gerek ruhunu. Öyle olmalı ki, o çocuklar büyüdüğünde “başka bir dünya
mümkün” olsun. Yoksa olamaz, çocuğunuza nasıl para kazanılacağını, nasıl adam
kazıklanacağını, nasıl çalıp çırpılacağını, ne marka yenilip, ne markanın asla
alınmayacağını anlatırsanız, o çocuk gökyüzündeki yıldızlara hiç bakmaz,
yıldızlar kayar her gün tepesinde, bu mucizeyi hiç bilemez.
Yine bir gün, ağaçtan erik toplamaya çalışırken ben,
iğrenerek bana bakan o çocuk gibi olur sonra yavrunuz. “Çok lezzetli alsana?”
dediğimde “İstemiyorum, bizim evde, dolapta var” der. Eriğin ağaçta değil, 3M
süpermarkette yetiştiğini düşünür çünkü. O çocuk, en fazla sizin gibi kravatlı
bir iş adamı olur sonra, “patron” olur evet. Ama armut dibine düşer. Üzülürüz
hepimiz sonra.
Masallar düş dünyamızı genişletmek, içimizdeki engin denizi
hatırlamamız için var. Sanatın her dalı da bunun için var. Para kazanmak için
değil, ruhunuza ferahlık üflemek için var tüm bu güzellikler. Markalar her
yerde, ormanda büyütemedikçe çocuğu, maruz kalacak hepsine az buçuk. Ama n’olur
bırakın, hayal dünyası korusun kollasın uzun seneler onu, eşlik etsin ona keşif
yolunda. Ormanda dolaşsın, ağaca dokunsun, çiçeği koklasın, toprağa değsin
ayağı, suyu havuzda ve küvette değil denizde görsün mümkün mertebe. Hayvanları
oyuncak sanmasın, beslesin, sevsin.